
TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIMI KANUNU BAKIMINDAN ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ
Mirasbırakanın terekesinde tarımsal arazi yer alıyor ve mirasçılar arasında anlaşma yoluyla devri mümkün bulunmuyor ise uyuşmazlığın ortaklığın giderilmesi davası yoluyla çözümlenmesi gerekmektedir. İşbu makalemizde 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu bakımından ortaklığın giderilmesi davası hakkında bilgi paylaşmaya çalışacağız.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.03.2018 tarihli ve 2017/14-2003 E., 2018/502 K. sayılı kararında da ifade edildiği üzere, ortaklığın giderilmesi davaları, paylı mülkiyet yahut elbirliği mülkiyetinin konusunu oluşturan taşınır ya da taşınmaz mal ya da hakların, paydaşlar veya ortaklar arasında birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirmek suretiyle ferdi mülkiyete geçmesini sağlayan davalardır. Bu davalar niteliği itibariyle iki taraflı ve dava tarafları için benzer sonuçlar meydana getirmekle diğer dava türlerinden ayrılmakta ve farklı usul işlemlerine tabi tutulmaktadır.
Ortaklığın giderilmesi davasında, mahkemece dava konusu malın aynen paylaştırılmasının mümkün olup olmadığı değerlendirilmekte; aynen paylaşmanın mümkün olması halinde aynen taksime, mümkün olmadığı takdirde ve tarafların satış talebi varsa satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmektedir. Meğer ki tarafların malın aynen paylaştırılması talebi bulunmakta ise mahkemece talep sonucu aşılarak satış yoluyla paylaştırılmasına karar verilemeyecek, davanın reddine hükmedilecektir.
Ortaklığın giderilmesi davasına konu malın tarımsal arazi olması halinde uyuşmazlığa 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu uygulanacaktır. Şöyle ki; 5403 sayılı Kanunun 8/C maddesi uyarınca, mahkemece taşınmazların bir yahut daha fazla ehil mirasçıya devrine karar verilebilecektir.
Tarımsal Arazilerin Mülkiyetinin Devrine İlişkin Yönetmeliğin 10.maddesinde ehil mirasçı olma kriterleri aşağıdaki şekilde hüküm altına alınmıştır:
“Ehil mirasçının belirlenmesinde aşağıdaki kıstaslar dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda elli puan ve yukarısına sahip olan mirasçı veya mirasçılar ehil mirasçı olarak kabul edilir.
Mirasçılardan;
a) Geçimini mirasa konu tarım arazilerinden sağlayanlara yirmi puan,
b) Tarım dışı geliri bulunmayanlara on puan,
c) Eşi fiilen tarımsal faaliyette bulunanlara on puan,
d) Tarımsal arazileri işleyebilecek mesleki bilgi ve beceriye sahip olanlara on puan,
e) Mirasa konu arazilerin bulunduğu ilçe sınırları içinde altı yıla kadar ikamet edenlere beş puan, altı yıl ve daha uzun süre ikamet edenlere on puan,
f) Herhangi bir sosyal güvencesi olmayanlara on puan,
g) SGK kapsamında tarım sigortası olanlara beş puan,
h) Bakanlığın mevcut kayıt sistemlerine kayıtlılık süreleri altı yıla kadar olanlara beş puan, altı yıl ve daha uzun süre olanlara on puan,
i) Tarımsal örgütlere kayıtlılık süreleri altı yıla kadar olanlara iki puan, altı yıl ve daha uzun süre olanlara beş puan,
j) Tarım alet ve donanımlarına sahip olanlara beş puan,
k) Kadın olanlara beş puan verilir. "
Yukarıdaki kriterler esas alınarak yapılan hesaplama sonucunda elli puan ve yukarısına sahip olan tek mirasçı varsa, mahkemece tarımsal taşınmaz mülkiyetinin bu mirasçıya devrine karar verilecektir. Birden fazla ehil mirasçı tespit edilmesi halinde ise öncelikle asgari geçimini bu yeter gelirli tarımsal araziden sağlayan mirasçıya, böyle bir mirasçının bulunmaması halinde ise en yüksek bedeli veren mirasçıya mülkiyetin devrine karar verilecektir. Yeter gelirli tarımsal arazilerin bitden çok yeter geliri sağlayan tarımsal arazi büyüklüğüne bölünebilmesi mümkün ise, sulh hukuk mahkemesince bunlardan her birinin mülkiyetinin mirasçılara ayrı ayrı devrine de karar verilebilecektir.
Belirtmeliyiz ki, Mahkemece devir kararı verilmesi halinde aynı Kanunun 8/D maddesi uyarınca, ehil mirasçıya, geri kalan mirasçıların miras paylarına tekabül eden tutarın mahkeme veznesine depo edilmesi için altı ay süre verilecektir. Mirasçının ek süre talebi bulunması halinde mahkemece altı aylık ek süre verilebilecektir. Bu süre içinde miras paylarına tekabül eden miktarın mahkeme veznesine depo edilmemesi halinde ise mahkemece taşınmazın açık artırma ile satışına karar verilecektir. Son olarak mirasçılardan hiçbirinin taşınmazın kendisine devrini talep etmemesi durumunda ise mahkemece taşınmazın açık artırma ile satışına karar verilecek olup satış sonucu elde edilen gelir mirasçılara payları oranında paylaştırılacaktır.